KRISHNAMURTI, EINSTEIN, AKTÜER

Jiddu Krishnamurti 1895 yılında doğmuş Hintli bir düşünürdür. Konuşmalarını günlük olaylar, yaşantılar, modern hayat üzerine problemler ve insanlık üzerine yapmıştır. Geniş bir dinleyici kitlesine ulaşmış kendisine Mesihlik yakıştırılmıştır ancak kendisi bunu reddetmiştir. Daha doğrusu, kendisine atfedilen yol gösteren, üstat gibi yakıştırmaları kabul etmemiştir. Konuşmalarını sade bir birey olarak gerçekleştirmiştir. Şimdiye kadar 4.000.000 üzerinde kitabının satıldığını da not edelim.

Merak edenler için “The Krishnamurti Foundation of America, http://www.kfa.org/” ve Krishnamurti Foundation India, http://www.kfionline.org/ ”…

Kendisinden ufak bir söz aktaralım;

*

“If we can really understand the problem, the answer will come out of it, because the answer is not separate from the problem. ”

*

Aslında yukarıdaki benzer düşünce yaklaşımının 1879 yılında doğan ki aslında -Krishnamurti ile aynı jenerasyona denk geliyor- Alman ünlü fizikçi Albert Einstein’ın,

*

“We cannot solve our problems with the same thinking we used when we created.”

*

ile bağlantılı olabileceğini görüyoruz. İki düşünce aslında benzer bir felsefe ile birbirlerine eklemleniyor. Problemi çözmek için bir yola çıkmak ve teknik bilginin ötesine geçmek. Krishnamurti ile Einstein bir birlerinin düşüncelerinden etkilenmiş midir? Bir dost meclisinde buluşmuş mudur? Bilemiyoruz tabi ama merakta etmiyor değiliz…

Bir aktüer olarak problemi tespit etmek önemli ise de çözmek daha da önemlidir. Ancak çoğu zaman problemi yaratan düşünceden sıyrılarak çözüme ulaşmak ya da problemin kaynağına giderek çözüm bulmak zorundadır.

Aslında bu iyi bir aktüer için bir öğretidir, varış noktasına değil yola odaklanmak gerektiğini bilir. Yapmaya hakkı olanla, yapılması doğru olan arasındaki farkı bilir. Teknik bilginin ötesine geçmek zorunda olduğunu bilir…

Not: Aktüerya soluduğumuz hava gibidir olduğunda varlığını kimse hissetmez yokluğunu ise herkes hisseder.

Yazar: MockingActuaries