Fahri Karakaş Ustaya Veda…

Biz tanıdığımız zaman emekli olmuştu, artık aktif görevler üstlenmiyordu. Keşke daha önce tanısaydık diyeceğimizi o zaman bilemezdik.

Geçen yıl evinde, bahçeye bakan balkonunda gördüğümüzde yorgundu. Sonradan, eşini kaybetmiş olmanın ağırlığı ve ailesinden uzakta kalmış olmanın üzüntüsü de eklendi…

Masasının üzerinde aktüeryal hesaplar vardı gene. Aktüerler Derneği’ne bağışlamak için hazırladığı kitaplar ve notlar ile birlikte…

Faks ile gönderirdi notlarını Derneğimize. Derneğin onursal üyesi olsa da çalışmaları en fazla takip eden üyesiydi. Genel Kurullarda ya da düzenlenen toplantılarda yönetim kuruluna telefon, mesaj ile ulaşırdır. “Ayaklarım” derdi… İzin vermiyor artık yürümeme… Ardından iyi dileklerini eksik etmez, başarılar diler, ve selamlarını iletirdi.

Telefon ile son konuşmamızda, “Unutmayın Beni” dedi… Bizlere kısa birkaç kelime ile veda etti.

Anıları Bize emanet şimdi… O’nu anılarımızda yaşatacağız…

Bir meslekte kaç kişi bıkmadan usanmadan çalışır, mesleğine sahip çıkar ki… Fahri Karakaş usta Bizim için ve gelecek nesiller için bu umuttur, bu istektir, bu azimdir…

Orhun Emre Çelik

Taylan Matkap

Şirzat Çetinkaya

Bir Ustadan Bir Ustaya…

Fahri Bey’in vefatı nedeniyle, değerli bir büyüğümü, ağabeyimi kaybetmenin üzüntüsü içinde, Onu tanımak ve birlikte çalışmış olmaktan onur duymaktayım.

Fahri Bey ile tanışmamız; 90 Yıllar başlarında Aktüerya konusunda ilk yasal düzenlemeler öncesi, Aktüerler Derneği bünyesinde düzenlenen Aktüerya eğitimi ve sonrası yapılan aktüerya sınavları ile Aktüer unvanı kazanıldığı dönemde olmuştu.

Dernek tarafından düzenlenen aktüerya eğitimine katılamamış olmama rağmen onun sınavında sadece benim başarılı olmam Fahri Bey’ in dikkatini çekmiş ve benimle tanışmak istemişti. O tanışma sonrası aramızda oluşan ağabey – kardeş ilişkisi, benim İsviçre Hayat Sigorta’da çalışmaya başlamamla daha da samimi bir dostluğa dönüştü.  Zira, Fahri Bey benden önce Şirket’e Aktüer olarak haftada bir uğrayarak danışman olarak çalışıyordu.

İsviçre Sigorta ERGO’ya satılıncaya kadar, Onunla her hafta birkaç saatte olsa sohbet ve mesleki konularda fikir alış/verişi yapma olanağı bulmuş olmaktan mutluluk duymaktayım.

Mesleğine ve ailesine son derece bağlı, bilgi ve tecrübelerini aktarmaktan mutluluk duyan, daima pozitif, yapıcı, güler yüzlü, sevgi dolu değerli bir kişiydi. Meslektaşı olsun/olmasın hiçbir şahıs hakkında aşağılayıcı, küçültücü, kötü bir söz söylediğini görmedim.

Vefatı nedeniyle Allah’tan rahmet, ailesine ve Aktüer Arkadaşlara baş sağlığı dilerim.

Hazım TÜMTÜRK